İLK PLAKA
Paris Emniyet Müdürlüğü'nün 14 Ağustos
1893 günü yayınladığı talimatnamede şu satırlar
vardı:
"Her motorlu aracın üzerinde, görünebilir
büyüklükte bir metal plaka olacaktır. Bu
plakanın üzerine, araç sahibinin adı, adresi ve
ruhsat numarası yazılacaktır. Aracın sol tarafına
takılacak olan bu plaka, hiçbir biçimde
gizlenmeyecektir.''
30 Eylül 1901 tarihinden itibaren, bu kural
tüm Fransa için geçerli oldu ve saatte 30
kilometre hız yapabilen her aracın mutlaka
plaka takması istendi. O tarihte, Belçika'da
da plaka mecburiyeti getirilmiş bulunuyordu.
Motor-Car Journal dergisinin 30 Mayıs
1901 sayısında, Brüksel'den şu haber veriliyordu:
"Her arabaya polis tarafından bir numara
veriliyor ve bu numara, bir demir plaka üzerine
kazınarak aracın ön tarafına takılıyor.
Plakanın uzunluğu 22.5 cm, yüksekliği ise
12.5 cm. Siyah renkli numaralar, beyaz zemin
üzerine yazılmış. Arabaların arkasına da üzerine
plaka numarasının yazıldığı bir lamba takılıyor.
Öyle ki, lamba yandığı zaman, plaka
numarasını rahatça okuyabilmek mümkün.
İnsan bu numaraları görünce, otomobilleri kişilere
ait özel taşıyıcılar olarak değil de, kiralık
vasıtalar gibi düşünüyor."
Dergiye plaka konusundaki görüşlerini bildiren
Daimler şirketinin sahibi, bu sistemin,
arabanın özellliğine indirilmiş bir darbe olarak
niteliyordu. Bu yoruma katılan Motor-Car
Journal muhabiri de yazısını, "Eğer İngiltere'de
de bu sistem başlatılırsa, otomobil sanayiimizin
ağır bir darbe yiyeceğinden
kimsenin kuşkusu olmasın" diyordu. Yine de,
uzun tartışmalardan sonra 1 Ocak 1904'ten itibaren
İngiltere'de de plaka uygulaması başladı.
" A l " olarak verilen ilk plakayı,
Bertrand Russel'ın ağabeyi Earl Russel aldı.
Earl Russel, plakaların verilmeye başlanacağı
günün gecesi, ilk numarayı alabilmek için
sabaha kadar uyumadan bekledi. Yine de kendisinden
sonra gelen kişiden, ancak 5 saniye
önce plaka bürosuna ulaşabildi. Bu plaka,
1907 yılında George V.
Pettyt tarafından satın
alındı. Bir gün, Pettyt,
Yorkshire'da böyle
bir numara olup olmadığından kuşkulanan
bir polis memuru tarafından durduruldu. Plakanın
doğruluğu, Londra'dan teyit ettirilinceye
değin de karakolda bekletildi. 1950
yılında öldüğünde, plakayı Trevor
Laker'a bıraktı.
Ancak, bir de şartı vardı. Trevor Laker,
yaşadığı sürece plakayı kullanacaktı.
Onun ölümünden sonra satılacak ve elde edilen
gelir körler için rehber köpekler yetiştiren
bir kuruluşa bırakılacaktı. Bay Laker, eceli
gelmeden bu işi çözümledi ve plakanın ölümünden
sonra kulanım hakkını 2 bin 500 ster-
1888 yılında Bayan Bertha Benz, iki oğlunu da yanına
alarak
kocası tarafından üretilen arabalardan biriyle, ondan
habersiz
360 kilometre yol yaptı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder