LEDÜN Ne Demek , Anlamı Nedir? : Arapça'da
zaman veya mekan zarfı olup, yanında, ...de,...da mânâlarını ihtiva eder. Gayb
ilmi,
sırlara vâkıf olma
anlamında kullanılan tâbir. Kehf suresinde "...ona katımızdan bir ilim
öğrettik..." (Keyf/65)
âyetiyle bu ilme
işaret olunur. Tahsil yapmadan, çaba göstermeden, Allah tarafından vasıta
olmaksızın kula
öğretilen bu ilme
"İlm-i Ledünnî", İlâhî Bilgi, denir. Elmalı'nın tefsirinde kaydettiği
gibi, Hz. Musa'nın bilgisi,
Hz. Hızır'a
öğretilen bilgiden tamamen farklı idi. Müfessirler bu bilgiyi
"ilmü'l-guyûb ve'l-esrâri'l-hafiyye"
şeklinde yorumlamışlardır.
Hz. Musa'nın bilgisi, olayların görünüşü ile ilgili hususları bilmek ve o yönde
değerlendirmek iken,
Hz. Hızır'ın bilgisi, işlerin arka planını bilmek şeklindedir. Kur'ân'da, Nemi
suresinde bu
ilme vâkıf olan bir
kişiden daha bahis vardır, ve bu kişi, Belkıs'ın tahtını, Hz. Süleyman'ın
yanına, bir göz
kırpmasından daha
kısa bir zamanda getirmiştir. (Nemi/40). Ayrıca Hz. Yusuf için de bu tür bir
ilimden söz
edilir. Yusuf/68.
Özet olarak İlm-i ledünnî; tefekkür çabasıyla elde edilmeyip, Allah tarafından
mevhibe
(bağış) olarak
verilen bir kuvve-i kudsiyyenin (kutsal gücün) tecellîsidir. Eserden müessire,
vicdandan vücuda
doğru giden bir ilim
değil, müessirden esere vücuddan vicdana gelen bir ilimdir. Nefsin vâki olana
geçişi
değil, vakiin nefiste
ta'ayünüdür. Doğrudan doğruya (vasıtasız) bir keşiftir. Ancak Ledünnî terimi,
bilhassa
Hakk'a ait sırlara
mahsus bir ıstılah olmuştur. Bir işin ledünniyyâtı demek, bir şeyin içinde
yatan, sırlar,
incelikler demektir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder