13 Haziran 2012 Çarşamba

İKRAR VERMEK Ne Demek , Anlamı Nedir?


İKRAR VERMEK   Ne Demek , Anlamı Nedir? : Tasavvuf yoluna girenin, Allah'a yaklaşmak niyetiyle boynunu şeyhe teslim etmesi, bir
şeyhe, derviş olduğunu ve verdiği sözden dönmeyeceğini ifade etmek demektir. Mevlevi şeyhi Remzi Efendi
"Ta'birât-ı Mevleviyye" adlı eserinde, Mevlevî ikrarını şu şekilde açıklar  Ne Demek , Anlamı Nedir? : "Terk ve tecrid ile çile-i merdâne
râğıb ve tahsil-i saadet-i sermediyyeye tâlib olan âkil ve baliğ mükellef, evvelemirde, silsile ve evradı ve tarz
ve etvârı tahkik olunup sahib-i evlad ü iyâl olmadığı ve kâffe-i ilel-i sâriyeden salim olduğu bilmuâyene zahir
olduktan sonra, o kimseye keyfiyet-i çile ve ahvâl-i mücâhede kemâliyle ifâde ve tefhîm edilir.Cümlesine
inkiyâd-ı tam ile eyvallah gû surette, hey'et-i asliyyesiyle yani lâbis bulunduğu elbise ve kıyafetle üç gün saka
yerine ik'âd olunur. Bu üç gün zarfında, gerek ihvanından, gerek sâireden hiç kimse ile musâhebe ve
mükâlemede bulunmaz. Hasbelicâb, yalnız içeri meydancısına ifade-i hâl ve bir haceti var ise, ondan sual
eder. Evkat-ı sâirede sükût üzere bulunur. Bu üslûb üzere üç gün tamam olduktan sonra, ol sâlik şehzade
olsun, gedâzâde olsun seyyan ve yeksan muamele edileceğinden, ibtidâ ayakçılık hizmeti verilir. Onsekiz gün
sonra, kisve-i asliyyesi alınıp hıfzedilerek sikke-i şerife ve tennure ilbâs olunur. İcâbında liyâkat ve istidadına
göre hizmeti değiştirilir. O sâlike artık "can", "nevniyaz", "matbah canı" tâbir olunur. Her ne hizmet teklif
edilirse, cümlesini eyvallahgûyî ve serfürûyî ile kabul ve hüsn-i rıza ve teslim-i can ile eda ve ifâya sâî olup,
hiçbir veçhile red güne muamelede bulunmaz. Kendinden ileride bulunan zâbitâne (mürebbisine) itaat ve
riâyet üzere olub, rızasına muhalif hareket etmez. Ondan destur ve izin almadıkça çarşı ve pazara dahi
gitmez. Beş vakti ihvanıyla eda ve her sabah namazı akabindeki "ism-i Celâl" i ve meydan sünnet-i
seniyyesini beraberce îfâ eder. Hâlî vakitlerde Kur'an okur. Büyüklerin menâkıbını dinler. Ehlullah'ın
sohbetiyle meşgul olur. Ancak memur olduğu hizmeti varken ibadat-ı nevâfile mesâğ-ı şer'î yoktur.
Rakabesini mürşide teslim eden sâlikin hâli de böyledir. Fersiz bittabi müstesnadır". Sözünden cayanlara ve
dervişlikten çıkanlara "peyman şiken" (söz bozan) denirdi."

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Meraklı Bilgiler Bloguna hoşgeldiniz.