Genel Bilgi Arşivi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Genel Bilgi Arşivi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

29 Kasım 2012 Perşembe

Abluka Ne Demek? Anlamı Nedir?

Abluka, bir düşman ülkenin kıyılarına ge*milerin yanaşmasını engelleyerek, o ülkeye gerekli besin maddelerinin ve her çeşit yardı*mın kesilmesini amaçlayan eski bir savaş yöntemidir. Bir ablukanın başarılı olabilmesi için, abluka uygulayan ülkenin düşmanından daha güçlü bir donanmaya sahip olması ge*rekir.

Uluslararası yasalara göre, abluka koyan ülke bu kararını bütün ülkelere duyurmak zorundadır. Öbür uluslar da, savaşa girmemiş olsalar bile yasal bir ablukayı kabul etmek ve bu karara uymakla yükümlüdürler. Özel izni olmadan ablukayı yarmaya çalışan gemiler abluka kırıcı olarak kabul edilir; yakalanan gemiye ve yüküne el konur. Bir ülke, yeterli güç ve kaynaklara sahip olmadığı için abluka*yı uygulayamaz, yalnızca duyurmakla yetinir*se o abluka yasal sayılmaz. Tarafsız devletle*rin uymak zorunda olmadıkları bu ablukaya "kâğıt üstünde abluka" denir.

I. Dünya Savaşı'nda İngiltere, Almanya'ya besin ve savaş malzemelerinin girişini engelle*mek için Almanya kıyılarına abluka koymuş*tu. Ama savaşa katılmayan ülkeler malzeme*leri Almanya'nın tarafsız komşularına, özel*likle Danimarka ve Hollanda'ya gönderdiler.
Bu ülkeler de malzemeleri demiryoluyla Al*manya'ya aktardı. Böylece abluka tam anla*mıyla başarıya ulaşamadı. Bunun üzerine İngiltere, yükün gerçekten Danimarka ya da Hollanda'ya gönderilip gönderilmediğini an*lamak için tarafsız gemileri arayacağını açık*ladı. Buna karşılık Almanya da Britanya adalarını ablukaya almak için denizaltı kul*lanmaya başladı.

Günümüzde abluka uygulamak ya da ablu*kayı yarmak için hem denizaltılar, hem uçak*lar kullanılmaktadır. 1948'de SSCB Batı Ber*lin'e abluka koyunca, ABD ve İngiltere yak*laşık bir yıl boyunca kenti dışardan hava*yoluyla beslediler. Üretilen sanayi ürünlerini de gene havayoluyla kent dışına taşıdılar.
1962'de ABD, SSCB'den füze almasını engellemek için Küba'yı ablukaya aldı. Hava saldırısı tehdidiyle desteklenen abluka başarı*lı oldu ve Küba'daki füze üsleri söküldü.


Kaynak: Temel Britannica

Bid’at Ne Demek? Anlamı Nedir?

Bid’at nedir, ne değildir

Sual: Bid’at nedir?
CEVAP
Bid'at
, sonradan çıkarılan şey demektir. Bunlar ya âdette olur veya ibadette olur.

Âdette bid'at, sevap beklenilmeden, dünya menfaati için yapılan şeylerdir. Âdette bid'at, bir ibadeti bozmazsa veya dinin yasak ettiği bir şey değilse günah olmaz. Âdette olan bid'at, ceket, pardesü giymek, çay ve kahve içmek gibi dinin yasak etmediği bir şey ise, günah değildir. Peygamber efendimizin papaz ayakkabısı ve Rum cübbesi giydiği hadis-i şerifle bildirildi. (Tirmizi)
Fen ve fen bilgileri dinde bid'at değildir. Fenni buluşlara sahip çıkmak, dinimizin emridir. (İlim Çin’de de olsa alın! Fen ve sanat, müminin kaybettiği malıdır. Nerede bulursa alsın) hadis-i şerifleri, kâfirlere uymayı değil, fenni onlarda bile olsa, arayıp bulmayı emrediyor.(Mevduat-ül-ulum)

İbadette bid'at
, Resulullahın ve dört halife zamanında bulunmayıp da, dinimizde, sonradan meydana çıkarılan, uydurulan inanışlara, sözlere, işlere, şekillere ve âdetlere denir. İbadetlere bid'at karıştırmak büyük günahtır. Bid’ati sünnet diye işlemek haramdır. Bunların hepsini din diye, ibadet diye uydurmak veya dinin önem verdiği şeyleri dinden ayrıdır, din buna karışmaz demek bid'attir. Bid'atlerin bazıları küfür, bazıları büyük günahtır. Hadis-i şerifte, (Her bid'at sapıklıktır)buyuruldu. (Müslim)

Bid’at çıkaran, dinde noksanlık görüp bazı hükümleri değiştirmeye, yeni hükümler koymaya çalışır. Sahih hadisleri uydurma zanneder, İslam âlimlerini beğenmez. Bid’at ehli kibirlidir.

İmam-ı Gazali 
hazretleri buyurdu ki:
Kibrin diğer günahlardan daha büyük olmasının sebebi şudur: Büyüklük ancak Allahü teâlâya mahsus iken, kulun kibirlenmesi, bir kölenin hükümdarın tacını başına geçirerek onun tahtında oturup hükmetmesine benzer. Hükümdarın bir emrini yapmayarak suç işlemekle, hükümdarlığına sahip çıkmak, onun tahtına oturup emirler vermek arasında elbette büyük fark vardır. İşte kibirlenmek, Allah’ın emrini yapmamak gibi bir suç değil, bizzat ilah olmak gibi büyük suç oluyor.

Bid’atin de hırsızlık, katillik, fahişelik, içki içmek gibi haramlardan daha büyük olmasının sebebi budur. Günah işleyen kimse, Allah’ın emrine isyan etmiş olur, büyük günah işler. Fakat bid’at çıkaran kimse, Allah’ın, Resulünün ve Resulullahın vârisleri olan âlimlerin bildirdiği hükümleri beğenmeyip yeni hükümler koymaya, bizzat dinin sahibi olmaya çalışıyor. Yani Allah adına, Resulü adına hareket ediyor, hatta onları beğenmeyip kendi görüşünü din gibi ortaya koymaya çalışıyor. Bu bakımdan bid’at ehli, hırsızdan, eşkıyadan, katilden daha büyük günah işliyor. İşte bunun gibi sebeplerden dolayı Peygamber efendimiz, (Ben onlardan değilim, onlar da benden değildir. Onlara karşı cihad, kâfirlerle cihad gibi önemlidir) buyuruyor. (Deylemi)

İmam-ı Rabbani
 hazretleri de buyuruyor ki:
(Bid’at ehli, yapacağı değişikliklerle, dini düzelteceklerini, olgunlaştıracaklarını zannederek bid'at çıkarıyor, bid'atlerin zulmetleri ile sünnetin nurunu örtmeye çalışıyorlar. Bunlar, dinin noksanlıklarını tamamladıklarını iddia ediyorlar. Bilmiyorlar ki din noksan değil, kâmildir. Dini noksan sanıp, tamamlamaya [çağa uydurmaya, çeşitli bid’atler çıkarmaya] çalışmak, Maide suresinin, (Bugün sizin için dininizi ikmâl eyledim. Üzerinize olan nimetimi tamamladım ve size din olarak İslamiyet’i vermekle razı oldum) mealindeki 3. âyetine inanmamak olur. (m.260)

Her bid’at sapıklıktır
Sual:
 Niye faydalı olan bid’atlere itiraz edilir ki?
CEVAPFaydalı bid’at olmaz. Hâşâ o zaman Allahü teâlâ dini eksik göndermiş olur. İmam-ı Rabbani hazretleri buyuruyor ki:
Okul, kitap gibi dinin izin verdiği faydalı şeylere bid'at dememeli, Sünnet-i hasene, yani iyi iş demeli. Bid'atler, faydalı görünseler de, hepsinden kaçınmak gerekir. Hiçbir bid'atte fayda yoktur. Bugün kalbler karardığından, bazı bid'atler güzel görünse de, kıyamette hepsinin zararlı olduğu anlaşılacaktır.
Bir hadis-i şerifte buyuruluyor ki:
(Din adına uydurulan her şey bid’attir, her bid’at sapıklıktır; her sapıklık da Cehenneme götürür.)
 [Buhari, Müslim, İbni Mace, Nesai]

Peygamber efendimiz, Eshab-ı kiram ve şimdiye kadar gelen İslam âlimleri, namazı nasıl kılmışlar, ibadetleri nasıl yapmışlarsa, aynen öyle yapmak gerekir. Eklemek ve çıkarmak, dini değiştirmek olur. İbadetlere bid'at sokmakla daha güzel ibadet edilmiş olmaz.(İbadetleri bizim gibi yapmayanlar, bizden değildir) hadis-i şerifini düşünerek, ibadetlere ilave ve çıkarma yaparak dini değiştirmekten çok sakınmalıdır!

Bid’at insan elinin değmesidir
Sual:
 Bid’at, ilahi hükümler topluluğu olan dinimize insan elinin değmesi diye tarif ediliyor. Peygamberimiz de insan, müctehidler de insandır. Peygamberimiz, farklı hükümler bildirmiştir. Müctehidlerin de, birbirinden farklı hükümleri vardır. Biri bir husus için farz derken, öteki sünnet diyebiliyor. O zaman bu insan eli değmesini nasıl açıklayabiliriz?
CEVAPResulullah efendimiz, Allahü teâlânın kulu, elçisi, halifesi ve vekilidir. Vekil, kendisine verilen yetki bakımından asıl gibidir. Yani aslın verdiği konularda yetki sahibidir. Mesela, canları Allahü teâlâ alır. Bunu vekili vasıtasıyla yapar. Bir ayet-i kerime meali:
(Sizin canınızı almaya vekil kılınan ölüm meleği, canınızı alacak; sonra döndürülüp Rabbinize götürüleceksiniz.) [Secde 11]

Halife ve vekil, yaklaşık aynı anlamdadır. Hadis-i şeriflerde buyuruluyor ki:
(Sünnetimi ihya edip yayan halifemdir.) [İ.Asakir]

(Sultan, yeryüzünde zıllullahtır.) [Taberani]
Zıllullah, Allahın gölgesi demek değildir, Allahü teâlânın emirlerini tatbik etme yetkisine sahip halife, vekil demektir.

Allahü teâlâ, hüküm koyması için Resulüne yetki vermiştir. Artık Resulünün koyduğu hükümler, beşeri kanunlar değil, ilahi hükümler olur. Müctehid âlimler de, Resulullahın vekilleridir. Onlara ictihad etme yetkisi verilmiştir. Bu farklı ictihadların rahmeti ilahi olduğu da açıklanmıştır. Bu bakımdan, Resulullahın hükümleri gibi, müctehidlerin her biri rahmet olan farklı ictihadları, ilahi hükümlere zıt kabul edilmez; çünkü ahirette Allahü teâlâ, insanları onların bildirdiği hükümlerle hesaba çekecektir. Şafii mezhebindekine, (Deniz haşaratını niye yedin), Hanefi mezhebindekine de, (Karşı cinse dokunduğun halde niye abdest almadın) diye sormayacaktır. Böyle olunca, onların koyduğu hükümler beşeri olmaktan çıkmakta, Allahü teâlânın emrine uygun gelmektedir.

Güzel bid’at olmaz
Sual: Bu millet niye çeşitli sapık gruplara bölünmüştür?
CEVAP
Peygamber efendimiz buyuruyor ki:
(Kıyamete yakın ilim azalır, cehalet artar.) [İbni Mace]

Demek ki, asr-ı saadetten uzaklaştıkça ilim azalacak, cehalet çoğalacaktır. Cahillik çoğalınca da, sapıklar türeyecek, halkı sapıtmaya çalışacaklardır. Sünneti bid’at gibi gösterecekler, bid’atleri de sünnetmiş gibi cilalayıp halka sunacaklardır. Yani hakkı bâtıl olarak gösterecekler, bâtılları hak olarak sunacaklardır. Böyle yapılınca da, o milletin sapıtması kaçınılmaz olur. Bir hadis-i şerif meali şöyledir:
(Hidayete kavuşan hiçbir topluluk, hakkı bâtıl, bâtılı hak göstermeye çalışmadıkça, dalâlete düşmez, yani sapıtmaz.)[Tirmizi]

Onun için sünneti ve bid’ati iyi bilmeli. Yaptıkları sapıklıklara, kılıf bulmak için, (Güzel bid’at) diyenlere karşı uyanık olmalı. İbadetlerde değişiklik olmaz, ibadeti daha güzel hâle getiremeyiz. Bu şu demektir: (Allah bu ibadeti eksik emretmiş, doğrusu böyle olur) anlamına gelir. İbadette güzel bid’at olmaz. İmam-ı Rabbani hazretleri bunuMektubat'ında güzel açıklıyor. Allah ve Resulü iyi bilememiş de, biz mi daha iyisini bileceğiz? Değişiklik yapmaya ne hakkımız vardır? Âdetlerde güzel bid’at olur, bunun mahzuru olmaz. İbadette güzel bid’at olmaz. Teknolojideki yenilikler âdetler içindir, teknolojinin ilerlemesiyle ibadetlerde değişiklik olmaz. Mesela namaz kılıp bunu videoya alıp, namaz vakti gelince bunu seyretmekle namaz kılınmış olmaz. Kasete alınan Yasin-i şerifi kabre götürüp çalmakla, ölüye Yasin okunmuş olmaz. İbadete sokulan bütün aletler bid’attır. Peygamber efendimiz,(Her bid’at sapıklıktır) buyuruyor. (Müslim)

Daha iyi olur sanmamalı, her çeşit değişiklikten çok sakınmalı.

Ahlakta bid’at
Sual:
 Kitaplarda ahlakta bid’at diye bir şey geçiyor. Ahlakta bid’at nasıl olur, bir örnek verilebilir mi?
CEVAPBid’at, dinde olmayan bir şeyi ibadet olarak yapmak demektir. Mesela selam verirken, Selamün aleyküm demeyip elini başına vurmak, selamı alanın da aynı şekilde veya başka şekilde işaret yapması; yahut fakire kibirlenmek, sünnet diye ona eteğini öptürmek gibi şeyler, ibadet maksadıyla yapılınca bid’at olur.
 

28 Kasım 2012 Çarşamba

Patent Ne Demek? Anlamı Nedir?


Patent nedir?

Bir sınai veya ticari buluşun, imal ve satış hakkının belli bir süre için bir şahsa veya firmaya ait olduğunu gösteren devletçe onaylı resmi belge, "buluş belgesi", "uyrukluk belgesi" veya "ihtira beratı"patent
Patent hakkı, çoğunlukla buluş sonucu olan mamullerle sınırlı tutulur. Patent, sınai mülkiyet haklarından biridir. Seri halinde imal edilecek olan malın belli standartlara uygun olarak yalnız ilk imalatçı tarafından üretilmesi hakkını temsil ettiği gibi, buluşun çalınmasından ve taklitlerinden korunmasını da sağlar. Patent hakkı, genellikle her ülkenin kendi sınırları içinde geçerlidir. Patent sahibi, imal edeceği mamulün başka ülkeler için de patent hakkını isterse, ayrı ayrı o ülkelere müracaat etmesi gerekir. Bazı ülkeler, başka ülkede alınan patent hakkının belli şartlar dahilinde kendilerinde de geçerli olmasına izin verirler. Beynelmilel patent hakkı mevcut değildir.
Patent verme uygulaması 15. yüzyılda İtalya’da başladı. Sonraki 200 yıl içinde Avrupa ülkelerine de yayıldı. Resmi patent tescili 1790’da Amerika’da, 1791’de Fransa’da başladı. Sonraki yıllarda birçok ülkede patent kanunları çıkarıldı.
Bir buluşa patent verilirken bazı şartlar aranır. Başkası tarafından tasarlanmış olmaması, genellikle bir yenilik taşıması, ilgili olduğu alanda önemli bir ilerleme getirmiş olması arzu edilir. Temelsiz buluşlara patent verilmez. Patentli mamüllerinde değişiklik yapan kaşifler, müracaat etmek suretiyle "ek patent" alabilirler.
Patent, bir çeşit şahsi mülktür. Satılabilir, ipotek edilebilir ve miras olarak kalabilir. Patent sahibi, ürettiği malının başkaları tarafından imalini, kullanımını ve satılmasını engelleme hakkına sahiptir. Dilediği kimselere buluşunun imal, kullanım veya satış haklarından herhangi birini bir lisans aracılığı ile devredebilir. Buna karşılık imtiyaz hakkı veya başka çeşit karşılık alır. Patentli bir mamülden yetkisiz olarak faydalanmaya kalkışanlar mahkeme kararıyla tazminat ödemek zorunda kalırlar. Buluşların kalitesine göre patent süreleri farklı olmakla birlikte çoğu ülkede 16-20 yıl arasında değişir. Sosyalist ülkelerde patent uygulaması yoktur. Ancak buluş sahibine bazı tavizler sağlayan bir sertifika verilmektedir.

Sözlükte "patent" ne demek?

1. Bir buluşun ya da o buluşu uygulama alanında kullanma hakkının bir kimseye ait olduğunu gösteren belge; bir durum ya da bir işi yalnızca kendi yetkisi altında görme.
2. Uyrukluk belgesi.
3. Gemilere ayrıldıkları limanın sağlık durumu için verilen belge.

Patent kelimesinin ingilizcesi

n. exclusive right to an invention or design; invention or design that is protected by a patent
v. receive a patent, receive exclusive rights to an invention or design
adj. protected by a patent; clear; obvious, evident; ingenious, innovative
Köken: İngilizce


22 Kasım 2012 Perşembe

Bir E-ticaret Başarı Hikayesi nasıl ve ne şekilde doğdu ?

Zappos.com

1999 yılında kurulmuş bir internet ayakkabıcısı
3 milyon çiftin üzerinde ayakkabı çeşidi
100% stoktan teslim ve daima stokta olma garantisi
365 gün hiçbir soru sorulmadan iade garantisi
Hem müşteriye yollarken, hem iadelerde ücretsiz kargo
Eticaret standartlarına göre çok hızlı tedarik sistemi
7.5 milyon müşteri
Siparişlerin %75′i memnun kalıp geri dönen müşterilerinden geliyor
Bir müşteri ilk alışverişinin ardından gelen 12 ay içinde 2.5 katı daha çok alışveriş yapıyor
İlk alışveriş yapan müşteriler kişi başı ortalama her alışverişlerinde $111.98 harcıyorlar
Geri dönen müşteriler kişi başı ortalama her alışverişlerinde $143.22 harcıyorlar
Yeni kazanılan müşterilerin %43′ü WOMM (başka birinin tavsiyesi üzerine) kazanılıyor
7/24 ücretsiz telefon hattı ve diğer büyük eticaret sitelerinin (amazon, overstock, ebay, vs) aksine her sayfada ücretsiz telefon hattının numaraları bulunuyor.
1999 yılında çok düşük, 2000 yılında $1.6 milyon, 2007 yılında $840 milyon dolar ciro ve 2008 yılı hedefi 1 milyar dolar üstünde
Müşteri hizmetleri satıştan bonus almıyor, telefonda sınırsız konuşma hakkı var.
Ellerinde müşterinin aradığı ürün olmadığı zaman rakip siteleri tavsiye ediyorlar.
Pozitif müşteri hikayeleri, blog yazıları, haberleri internette çığ gibi büyüyor.
Las Vegas’ın hemen yanında olan depoları 24/7 çalışıyor.
İsmini açıklayarak ya da açıklamadan, şu ana kadar hiçbir çalışanı memnun olmadığını belirtmemiş.
Yılda bir kez, tamamen çalışanların kollektif projesi olarak
“Culture Book” yani “Kültür Kitabı” adlı bir kitap yayınlanıyor ve satışa çıkıyor.
34 yaşında olan CEO’su Tony Hsieh blog yazıyor, Twitter’da takılıyor, konferanslar veriyor ve bir şirket kültürü konusunda dünyada en önde gelen isimlerden biri olarak anılıyor


Yukarıda saydığım maddelerin neredeyse hepsi Eticaret için Amerika’da okullarda öğretilenlere ters. Bu maddelerin hepsini yapabilen bir firma aynı zamanda nasıl para kazanır, ya da rekabet edebilir?

Marka Yaratırken 3′ün 2’si kuralını uygulayan Zappos.com müşteri hizmetlerine verdiği önem sayesinde bu başarıyı elde etmiş durumda.

İşte Zappos’un Başarı Formülü

Standart ürün kalitesi
Yüksek fiyatlar
Mükemmel müşteri hizmetleri
İnternetten pahalıya ayakkabı satılmaz tezini tamamen yıkıp perakende, hatta bazı ürünlerde perakende fiyatlarının üstüne satış yapıyor. Ürünleri bilinen markalar zaten, o nedenle standart bir ürün kalitesi mevcut. Ancak müşteri hizmetleri denince Zappos rakiplerinden farklı konumda. Müşteri hizmetlerini çok iyi yapıyor, hatta o kadar iyi yapıyor ki Amazon bile bu önemli pazar payını Zappos’a kaptırmaya başladığını farkedip Endless.com adlı Zappos’a rakip aynı stratejide bir marka ya karar veriyor.


Çocuklara Hayatı Oyunla Nasıl ve Ne şekilde öğretelim.


Anne ve babalar çocuklarının hemen büyüyüp koştuğunu, hayatta başarılı olduğunu görmek isterler. İlk günden ona öğrendikleri doğruları öğretmeye başlarlar. Çoğu çocuk ebeveynlerin, "yemekten önce ellerini yıkamalısın, dişlerini fırçalamalısın, oyuncaklarını toplamalısın, erken yatmalısın" direktiflerinden sıkılır ve huysuz, huzursuz bir çocuk olur. Oysa tüm bunları ona oyunla öğretirseniz, yalanın yanlışlığını bebekleriyle oynarken canlandırmasını sağlarsanız hem siz hem de çocuğunuz mutlu olur.

Oyun köşesi ve giysisi olmalı
Oyuncaklarını koyabileceği bir köşesi olmalıdır. Oyundan sonra toplamayı bir kural olarak bellemelidir. Çocuk oynarken üstünün kirleneceği endişesinden uzak olmalı, oyuna uygun giysiler giymelidir. Zihinsel olarak özürlü bir çocuk, yaşına değil zihinsel düzeyine uygun oyunlar oynar. Örneğin 12 yaşında bebekle oynamak gibi. Bazı yetenek gerektiren oyunları geç öğreneceklerini bilmek gerekir. Bu çocukları oyun oynamaya teşvik etmelidir.

Herkes oyuna katılmalı
Evdeki kardeşler, büyük anne-baba çocuğun oyununa mutlaka katılmalıdır. Bu kişiler çocuk için çok değerlidir. İnce ve kaba motor becerilerin gelişmesi için kullanılan pek çok materyal aynı zamanda birer uyum aracıdır. Bloklar, mandallar, top, ip, bez bebekler ve hayvanlar, kendi kendilerine çalabilecekleri müzik aletleri ya da yerine geçebilecek materyaller (Örneğin çocuk plastik ya da metal bir kaba kaşıkla sopayla vurarak son derece zevkli vakit geçirebilir).

Oyuncakların tümü aynı anda sunulmamalı
Oyuncakların tümü aynı anda çocuğa sunulmamalıdır. Fazla materyal çocuğu sadece şaşırtır. Gelişim aşamasına en uyan oyuncaklar ve değişik zamanlarda da, değişik oyuncaklardan yararlanarak ilgi sıcak tutulmalı.

Yürümeye başlayan çocuk nasıl oyunlar oynar?
Yürümeye başlayan bir çocuğun oyun dünyası daha zengindir. Oyun bahçesinde çeşitli oyun araç ve gereçlerinden yararlanabilir (Kaydırak, salıncak, tırmanma merdiveni vb), ip atlayabilir, bisiklete binebilir. En önemlisi de kum havuzlarıdır. Zihinsel özürlü bir çocuğun dünyasında kum havuzları oyunları çok önemli bir yer tutar. Ayakkabılarını ve mümkünse bütün giysilerini çıkarmış olarak, üstüne kum dökerek oynanan oyun, onun dokunma duygusunun gelişmesine büyük katkı sağlar. Çocuğu sakinleştirir, hayal dünyasını zenginleştirir. Bu kadar önemli bir diğer oyun gereci de sudur. Eğer çocuğun olanağı varsa hergün erişkin gözetiminde yüzmesi çok faydalı olacaktır. Burada amaç yüzmekten çok, su ile oynamak, suda hareket etmektir. Bebeklikten itibaren hergün banyoda su oyunları oynanmalı, çocuğa özellikle evde su ile oynaması için olanaklar hazırlanmalıdır. Örneğin, yazın balkona konabilecek genişçe bir leğen ve içine konacak oyuncaklarla, çocuk oldukça neşeli zaman geçirebilir.
Su çocuğun sakinleşmesine ve dokunma duygusunun gelişmesine büyük katkı sağlar. Su ile oynayan çocuk söylenenleri daha iyi anlar. Daha uyumlu hale gelir. Su ile birlikte sabun oyunları da oynanabilir. Sabun köpükleri üflenerek dil kaslarının gelişmesi de sağlanmış olur. Ayrıca balonlar ve üflenerek kullanılabilecek aletler de önemlidir.

Hayal dünyasının kapılarını açın!
Fantazi oyunları çocuğun dünyasında önemli bir yere sahiptir. Askercilik, evcilik vb. Oyunlar çocuğun hayal dünyasını geliştirir ve sosyalleşmesinde çok büyük katkı sağlar. Bu tür oyunlarla büyükleri taklit ederler ve büyümeye hazırlanırlar. Çocuğun vurarak oynayabileceği oyunları olmalıdır. Örneğin oyuncak çekiç, boks eldiveni gibi.Çocuğa yırtabileceği kağıtlar kesebileceği kağıtlar verilmelidir. Bol resim malzemesi olmalı ve çocuğa rehberlik ederek, yönelterek, bu oyunlardan yararlanmalıdır. Grupla birlikte müzik etkinliklerine katılmak, hikayeler anlatmak da çocuğun oyun dünyasına girer.

Oyuncaklar dayanıklı olmalı
Oyuncaklar dayanıklı olmalıdır. Pahalı oyuncaklar seçmeye gerek yoktur. Çevremizdeki her türlü malzeme çocuk için değerli bir oyuncak haline getirilebilir. Her türlü karton kutular, boş şişeler, kavanozlar (açıp kapama), annenin eski bir çantası ya da kullanmadığı makyaj malzemesi fantazi oyunlarında önemli olacaktır.

Ne gibi oyunlar oynayabilirsiniz?
Bir bardak kutusunu birlikte boyayarak değişik bir malzeme elde ettiğinizde gözlerinde gördüğünüz gülümsemeyi en pahalı oyuncakları aldığınızda göremezsiniz. Çocuklarınıza değer verin. Unutmayın onlar çok kısa bir süre sonra büyüyecekler. O zaman bu anların kıymetini daha iyi anlayacaksınız. İlk olarak ona özel bir pano hazırlayarak işe başlayabilirsiniz. Resimleri için güzel çerçeveler hazırlayıp evin en güzel köşelerine birlikte asabilirsiniz. Görenlere ayıp olur demeyin ve en değerli varlığınızın çocuğunuz olduğunu asla unutmayın. Yaptığı resimlerin altına hikayelerini de yazıp masal kitabı haline getirebilirsiniz. Bu kağıtların üzerine asetat kağıdından kapak yapıp süsleyebilirsiniz. Hayal gücünüzü ve elinizdeki materyalleri kullanarak muhteşem şeyler elde edebilirsiniz. Bir ölçü nişasta, bir ölçü tutkalla bir hamur hazırlayarak; bebek, araba, çiçek yapın ve bunları evinizdeki boyalarla renklendirip çocuğunuzun odasını süsleyin. Yap–bozları birlikte yapın. Kitap okuyun ve son kısmını onun hayal gücüne bırakın. Ne kadar zeki olduğunu fark edeceksiniz.

Onu ihmal etmeyin
‘Anne benimle oynar mısın?’ dediğinde asla ihmal etmeyin. Size ihtiyacı olan tek kişi vardır o da çocuğunuz. Diğer tüm insanlar ondan sonra gelir unutmayın. Ona değer verdiğinizi ona hissettirin.

Çocuklarımıza Nezaket Kurallarını Nasıl ve Ne şekilde öğretelim

Ailenizle   birlikte bir dostunuzun yemek davetine katıldınız. Tam ev sahibi   birbirinden lezzetli yemeklerini sunup afiyetle yemenizi beklerken,   sizin oğlunuz veya kızınızdan bir ses geliyor: “Öğh! İğrenç! Yemem ben   bu yemeklerden!”  O anki utancınızı hayal etmek zor değil. Hemen   çocuğunuzun bu gafından dolayı özür dilemeye yeltenirsiniz   muhtemelen.“Çocuk işte canım!” deyip geçtiğiniz takdirde çocuğunuz bu   yanlış davranışı tekrar edip sizi utandırmaya devam edecektir. Aslında   sorun, çocuklarımıza vermemiz gereken nezaket eğitimini ihmal etmemizden   kaynaklanıyor. Yapılması gereken çocuk demeyip, bu konuda   beklentilerimizi yüksek tutmak. 
   
  Her insan kendisini dış çevreye davranışlarıyla tanıtır. Sosyal   hayattaki başarının en önemli anahtarıdır toplum içinde nasıl   davranmamız gerektiğini bilmek. Sosyal bir birey olan insanın kendisine   ve diğer insanlara saygılı olma ihtiyacı nezaket kurallarını doğurmuş.   Fakat bu doğuştan değil, sonradan kazanılabilen bir özellik. Bu sebeple   çocuklarımızı nezaket kuralları konusunda eğitmek ebeveynler tarafından   ihmal edilmemesi gereken sorumluluklardan.  Oysa çoğu anne baba    “teşekkür etme” ve “özür dileme”nin ötesinde, çocuklarına nezaket   kurallarını nasıl öğreteceği konusunda bilinçsiz. 
   
  EĞİTİME OKULÖNCESİ DÖNEMDE BAŞLANMALI 
   
  Çocuklar 2 yaş civarında bilişsel olgunluğa erişmeye ve öğrendiklerini   ifade etmeye başlarlar. Bu döneme ulaştıklarında artık bebek değil,   çocuk olarak kabul edilirler. Çocuğumuz konuştuklarımızı anlamaya   başladığı andan itibaren nezaket kurallarını öğretmeye başlayabiliriz.   Sosyal çevre içerisinde uygun şekilde davranan çocuk, toplum tarafından   onay görür. Onay gören çocuğun da özgüveni gelişir. Fakat çocuğa   aktarılacak kuralları belirlerken çocuğun yaşını ve gelişimini dikkate   almalıyız. Beklentilerimiz çocuğun yaşı ile paralellik göstermiyorsa   çocuğu boş yere zora sokmuş oluruz. Çocuklarımız yetişkin kategorisine   girene kadar bu konuda eğitilip hatırlatılmaya ihtiyaç duyacaklardır. 
   
  DEDİĞİMİ YAP AMA YAPTIĞIMI YAPMA! 
   
  Çocuklar gözlemleyerek öğrenirler. Özellikle iki yaşındaki bir çocuğun   en büyük hayali anne ve babası gibi olmaktır. Bu yüzden en kolay ve   etkili yol çocuğa model olmaktır. Arabayla giderken, küllüğü camdan   dışarı boşaltan bir baba, çocuğa nasıl bir örnek olabilir tahmin edin.   Çocuğunuzu bir ayna olarak düşünürsek, bu aynanın yansıttığı aslında   ailenizdir. Çünkü o sizi taklit eder. Çocuğunuzu eğitmeye başlamadan   önce aynadaki kendi görüntünüzden memnun olmalısınız. Önce ebeveynler   birbirine karşı edepli ve nazik davranmalı. Eşinizle ilişkilerinizi   kontrol edip, uyum içerisinde olmaya çabalayın. Edep ve nezaketi tabiat   haline getirmiş eşlerin yetiştirdiği evlatlar, kendilerine ve topluma   saygılı bireyler olacaklardır. Aile içi kullanılan dil kaba ise, bu   ortamda yetişen çocuklar da incelikten yoksun olarak yetişeceklerdir. 
   
  DOĞRU DAVRANDIĞINDA ONU TAKDİR EDİN 
   
  Çocuğunuzu nezaket kuralları konusunda eğitirken doğru şekilde   davrandığında ona olumlu destek verin.  Tek bir “Aferin sana!” kelimesi   bile, çocuğunuzun bu hareketi şevkle tekrarlamasına sebep olacaktır.    Çocuğunuzu yüzüne karşı övmek harika bir eğitim yoludur.  Örneğin;   “Çatalı tutuşun ne kadar hoş!” ya da “ Anneannenlerde yemekten sonra   eline sağlık dediğinde seninle gurur duydum” şeklinde onu takdir   edebilirsiniz. Yanlış davranışı ise hemen ters tepkinizi toplamamalı.   Olumsuz tavır takınmak yerine nazik bir tarz ve kıvamlı bir otorite ile   ona, davranışın doğru şeklini ve sebebini açıklayabilirsiniz. Özellikle   başkalarının yanında onu cezalandırmaktan kaçının. Çocuğunuzun utanıp   mahcup olması, onu bu doğru davranıştan ve sizden soğutacaktır.       
         
  Çocuğunuz zaman zaman yanlışlar yapabilir, ondan hemen mükemmellik   beklemeyin. Öğrenme, bir deneme-yanılma sürecidir, sabırlı olun. Nezaket   kurallarının birçok tezahürü vardır. Ama unutmayın ki çocuk sizden   gördüğü kadarını uygulamaya geçirir. 
   
  OKULÖNCESİ DÖNEMDE VEREBİLECEĞİMİZ BASİT NEZAKET KURALLARI: 
   
  • “Lütfen” ve “teşekkür ederim”  kalıplarını sıkça kullanın. Örneğin,   çocuğunuz sizden su istediğinde “Su!” demek yerine,  “Su verir misin,   lütfen” cümlesini tercih ettiğinizi belirtin. Ayrıca size bir şey   verdiğinde asla teşekkürü ihmal etmeyin. O da bu alışkanlığı kısa   zamanda kazanacaktır. 
  • Evinize gelen misafiri selamlamayı öğretin ona. Bir büyük içeri   girdiğinde ayağa kalkma alışkanlığını kazandırın. Sandıklara kalkmak   üzere olan, büyüklerin elini öpme geleneğini yerleştirmeye çalışın. 
  • Karşısındakini dinlemeyi ve konuşurken sırasını beklemeyi öğretin.   Sözünüzü bitirmenizi beklerken elini tutarak, beklediğinin farkında   olduğunuzu ima edebilirsiniz.   
  • Paylaşma alışkanlığı kazandırın. Bir simit veya oyuncağa yanındaki   arkadaşının da sahip olmak isteyeceğini belirtin. Simidi paylaşıp,   oyuncağı da sırayla oynayabilirler.   
  • Sofra adabını uygulamalı olarak öğretin. Çatal-kaşık tutuşunuzu zaten   taklit edecektir. Özellikle onu, ağzında lokma varken konuşmaması,   başkasının tabağıyla değil kendisininki ile ilgilenmesi, hoşlanmadığı   bir yemek varsa size alçak bir sesle bildirmesi gerektiği konularında   eğitmeye çalışın. Yemek sonunda “afiyet olsun”, “eline sağlık”   kalıplarını ihmal etmeyin. 
  • Evinizde ve her mekanda derli toplu bulunmaya özen gösterin. Dağınıklığını toplama ve hijyen alışkanlığını kazandırın. 
  • Çocuğunuzun empati duygusunu geliştirmeye çalışın. “Sana biri şu   durumda, şöyle davransa ne hissederdin?” şeklinde sorular yöneltin. “Bir   başkası da mutlaka öyle hissederdi” diye bağlayarak empati kurmasını   sağlayın. Çocuğunuzla iyi ve kötü davranış örneklerini ele alıp,   birlikte yorumlar yapın. Örneğin, ona Efendimiz’in (s.a.v) hayatından   bahsederken, “Allah’a inanmayanlar O’na kaba davrandığında Peygamberimiz   ne kadar incinmiştir, öyle değil mi?” diye sorabilirsiniz.   
  • Çocuklar uykusuz ve aç olduklarında, kaba davranıp huysuzlaşabilirler.   Onların her türlü ihtiyaçlarını zamanında gidermeyi ihmal etmeyin.   Huysuzluk yapıp ortalığı velveleye vermeye başladığında ona sakin bir   şekilde karşılık vermeye çalışın. Sizin tepkiniz onun da sakin   davranmasını sağlayacaktır.   
    

10 Kasım 2012 Cumartesi

Kampanyadetay.Com ‘da sizin firmanızında kampanya detayları yer alsın istemez misiniz ?


 Kampayadetay.Com tamamen tüketiciyi bilgilendirme amaçlı açılmış şimdilik bireysel blog sayfasıdır.Günden güne gelişerek en güncel kampanya detayları madolyonun iki yüzünü göstericesine günlük olarak eklenmektedir.Tüketicinin kampanyalar hakkında bilgi edinirken sağlam bir kaynağa ihtiyaç duyaçağını düşündüğümüz için Güncel Marka Kampanyaları sloganıyla Kampanyadetay.Com‘u yayın hayatına geçirmiş bulunuyoruz.Kampanya gündemini anlık olarak takip ederek her gün bir çok kampanya hakkında detaylı bilgiler sunulmaktadır.Kampanyalar hakkında kendi fikirlerinizi belirterek Kampanyadetay.Com’dan yardım isteyebilirsiniz.
Çok kısa sürede kullanıcılarının beğenileri kazanarak olumlu yorumlar almıştır.Kampanyadetay.Com’da bir çok markanın   kampanya detayları bulunmaktadır.Kampanya detaylarını belirtirken bilgiyi en doğru kaynaktan edinirek ,kampanya hakkında kendi yorumlarımızıda dile getiyoruz.Kulanıcıyı en avantajlı kampanyaya yönlendirerek,kullanıcının kampanya hakkında detaylı bilgi sahibi  olmasını sağlıyoruz.
Markaların bir kampanyayı sunarken ,kampanya hakkında kullanıcıların aklında bir çok soru işareti oluyor.Kampanyadetay.Com olarak bu soruları en doğru şekilde cevaplamak için çalışıyoruz.Kullanıcının kampanyaları iki taraflı incelemelerini sağlıyoruz.Bir çok kullanıcı bir kampanyaya dahil olmak isterken Kampayadetay.Com’u ziyaret ettikten sonra bu kararından vazgeçiyor.Çünkü Kampanyadetay.Com her zaman kullanıcının tarafını seçerek kampanyaya dahil olacak kullanıcının yapaçağı ödemler hakkında bilgiler sunuyor.
Kampanyadetay.Com markalar içinde büyük fırsatlar sunuyor.http://www.kampanyadetay.com/kampanya-gonder sayfasından markalar kendi kampanyaları hakkında detaylar yazıp bize gönderebilirler.Gerekli düzenlemeleri yaptıktan sonra tekrar markadan onay alınarak kampanya detayları Kampanyadeta.Com’a ekleyebiliyoruz.Bu servisimiz şimdilik ücretsizdir.

web sitenizi, şirketinizi,firmanızı ürün ve hizmetlerinizi ücretsiz şekilde tanıtın.


Sitemizin hakkındaki bilgiler ;
Kuruluş tarihi : 17.05.2011 Tarihinde saat ; 00:00′da aktif edilmiş olup hizmetinize açılmıştır.
Amacı : SiteniziTanitin.com adlı web sitesinin amacı , sanal alemdeki web sitelerinin tanıtımı içindir. Web sitelerinizi burada ücretsiz bir şekilde tanıtabilirsiniz.
Ne tür siteler kabul etmiyorsunuz ? ; Cinsel , hack , warez gibi yasa kurallarına aykırı olan web sitelerini kabul etmiyoruz. Diğer sitelerinizi rahatlıkla SiteniziTanitin.com da tanıtabilirsiniz.
Hukuksal açınız ? ; SiteniziTanitin.com adlı web sitesi Türkiye yasalarına göre yapılmış olup , her hangi bir kanun dışı hareket olmadığı gibi , sitemizdeki paylaşımlardan , paylaşılan sitelerden biz sorumlu tutulamamak üzere , eğer kaldırılmasını istediğiniz bir web sitesinin adresiyle , sitemizdeki linkini iletişim kategorisinden bize iletebilirsiniz.
Eğer site sahibi ben değilim dediğiniz bir web sitesi mevcut ve sizin adınız var ise, o sitenin adresiyle beraber , sitenizin ftp klosörüne ana dizine ( SiteniziTanitin.html ) şeklinde bir html dosyası oluşturup atmanızı ve attığınız linki , sitemizdeki linkle beraber bize iletmeniz durumunda , web sitenizin tanıtım yazısı kaldırılacaktır.

Sitenin işleyişi ;
Siteye eklenen web siteleri en geç 2 gün içinde onaylanmaktadır. Sitemizde çalışan editör sayısı 3 kişi bulunmaktadır. Ekipmanlarımız zamanla gelişmekte olup, yeni takım arkadaşları aramıza katmaya önem gösteriyoruz.

Kurallar ;
1. Ekli olan sitenizi tekrar eklemeniz halinde siteniz kabul edilmemektedir, eğer bunu 3 sefer tekrarladığınızda ekli olan siteniz yayından kaldırılacaktır.
2. Sitenizi eklerken lütfen tanıtım yazısı başlığını kısa girmeye özen gösteriniz. Bunun yanı sıra sitenizin tanıtım amaçlı olan resmini eklerken, maskot veya logonuzu 125×125 boyutunda olmasına özen gösteriniz.
3. Sitenizi eklerken, erotik kelimeler kullanmamaya özen gösteriniz.
4. Yorum yaparken, aşağılayıcı , karalayıcı yorumlar tarafımızca onaylanmamaktadır. ( İşin doğruluğunu bilmediğimiz için. )
SiteniziTanitin.com YÖNETİMİ

9 Ekim 2012 Salı

BİSİKLET SPORUNUN TÜRKİYE'YE İLK GİRİŞİ


BİSİKLET SPORUNUN
TÜRKİYE'YE İLK GİRİŞİ
Meşrutiyet'ten önce İstanbul Tepebaşı'nda
bulunan iki bisiklet satıcısı, müşteri çekmek
amacıyla gösteriler düzenledilerse de, ilgi çekemediler.
Bisikletin yurdumuza kesinlikle ilk
girişi ve yayılması 1910 yılına rastlar. İlk uluslararası
bisiklet yarışmaları da İstanbul'da
1927 yılında Bulgarlarla yapıld;.
Ülkemizde ilk bisiklet federasyonu ise 1924
yılında kuruldu. İlk Türkiye Bisiklet Birinciliği
Yarışması da yine aynı yıl Ankara'da, Muhafızgücü
Spor Alanı'nda düzenlendi ve bu
yarışmayı Cavit Cav kazandı.
1924 yılında Paris'te düzenlenen olimpiyat
oyunlarına bisiklet dalında yarışmak üzere giden
Fahri Ağabey, Cavit Cav ve Raif Bey'-
den kurulu Bisiklet Milli Takımımız, yarışmaya
girebilmek için satın alabilecek bisiklet bulamadıklarından
geri döndüler. Bisiklet sporunda
olimpiyat oyunlarına ilk katılışımız,
bu nedenle 1928 Amsterdam Olimpiyat
Oyunlan'nda mümkün olabildi.

İLK BİRA FABRİKASI


İLK BİRA FABRİKASI
Türkiye'de ilk bira fabrikası, 1912 yılında Aydın'da,
özvarlığı yabancı kaynaklı Bomonti
Nektar Şirketi tarafından kuruldu. 1940'ta Tekel
İdaresi, Aydın Bira Fabrikası'nı satın alarak,
burada "rakı" üretimine başladı.

İLK BİNİCİLİK KULÜBÜ


İLK BİNİCİLİK KULÜBÜ
Türklerde binicilik ve atla spor yapma geçmişi,
çok eski çağlara uzanır. Orta Asya'da
Türkler, atı çeşitli amaçlarla kullandılar. Elimizdeki
belgelerden, atın savaşta olduğu kadar,
barışta da önemli bir yeri olduğu kanıtlanır.
Türklerin, "at, avrat, pusat" deyimi,
bunlara ve bu arada " a t " a verdikleri değeri
açıklar. Anadolu'nun birçok yerlerinde tören
ve bayramlarda çeşitli at oyunları oynanır. En
önemlileri, cirit, oğlak ve çevgendir (At üstünde
sopayla oynanan bir oyun). Bu oyunlar,
Türklerin bilinen en eski atlı oyunlarıdır.
İlk binicilik derneği ise 1913 yılında Sipahi
Ocağı adıyla açıldı. Amacı, ata binmeyi,
atçılığı, at sporunu geliştirmek olan bu ocağın
kurucuları arasında, devrin ünlü kişilerin-
den Mahmut Şevket'le Mahmut Muhtar paşalar
vardı.

İLK BİNA VERGİSİ YASASI


İLK BİNA VERGİSİ YASASI
Türkiye'de ilk Bina Vergisi Yasası, 1861 yılında
çıkarıldı. II. Abdülhamit zamanında çıkarılan
bu yasa ile ilk kez binalardan alman
vergi ile devlete gelir temin edildi.

8 Ekim 2012 Pazartesi

İLK BİLMECELER


İLK BİLMECELER
Türkler de ilk bilmecelerin geçmişinin çok eski
zamanlara dayandığı ve bunların genellikle
"halk bilmeceleri" olduğu sanılmaktadır. 11.
yüzyılda Kaşgarlı Mahmut'un "Türk Dilleri
Sözlüğü" adlı kitabı da bu sanıyı doğrulamaktadır.

İLK BİLARDO


İLK BİLARDO
Diktörtgen biçimindeki üstü yeşil çuhayla kaplı
özel masalarda, üç topla ve isteka denilen
sopalarla oynanan bir oyun olan "bilardo",
yurdumuza ilk kez 19.yüzyılın ikinci yarısında
girdi.

BİBLİYOGRAFYA TÜRÜNDE İLK ÖRNEKLER


BİBLİYOGRAFYA TÜRÜNDE
İLK ÖRNEKLER
Ülkemizde çağdaş anlamda bibliyografya çalışmaları,
1928 yılında yapılan Harf Devrimi'nden
sonra başladı. Ancak, Türk kültürüyle
ilgili ilk bibliyografya niteliğinde birçok çalışmalar
vardır. Abdurrahman Bestami'nin
"Mevzuatü'I-Ulûm" (Bilimlerin Konuları),
Molla Lütfi'nin "El- Metâlib-i İlâhiye"
(Tanrısal Dilekler), Abdülzâde Mehmet Tahir'le,
Serkis Orpelyon'un birlikte düzenledikleri
"Mahzenü'1-Ulûm" (Bilimlerin Mahzeni),
Hüsamettin Ahmet'in "Miftahü's-Süeada"
(Mutluluğu Bulanların Anahtarı), Kâtip Çelebi'nin
"Keşfü'z-Zünûn" (Şüpheli Şeylerin
Keşfi) gibi eserleri, bibliyografik türde ilk kitaplar
olarak sayılabilir.
İlk kez 1930 yılında yayınlanmaya başlanan
ulusal nitelikteki genel bibliyografyanın
adı, "Türkiye'de Çıkan Kitap, Gazete ve Mecmualardan
Bahsetmek Üzere Maarif Vekâleti
Talim ve Terbiye Heyeti Tarafından Çıkarılan
Neşriyat Bülteni"dir.

TARİHTEKİ İLK BEŞİK


TARİHTEKİ İLK BEŞİK
Dünya tarihinde ilk beşik, M.S. 1. yüzyılda
kullanılmaya başlarken, bu yüzyıl içinde Orta
Asya'da Yedisu alanında yapılan kazıda,
Hun mezarından bir beşik çıkmıştır. Bu beşik,
bugün Kırgızların kullandığı beşiğin aynıdır.
Türk beşikleri, biçim ve nitelik bakımlarından
Türk topluluğunun aşamalarını gösterir.
Yürüklerde, çocuk sırtta taşınır, bu arada
seyrek olarak da ağaçtan, deliksiz basit bir
beşik kullanılır. Ege Bölgesi'nde, tabanı düz,
yanları dışarıya meyilli, baş ve ayak uçlarına
kasnak geçirilen ve üst kısmında, tutmak için
kaş denilen bir kol bulunan beşikler vardır.
Doğu ve Orta Anadolu'da kullanılan ağaçtan
yapma beşiklerde, çocuk ağ gibi bir çeşit somya
üzerine konan minderde yatırılır.
15. yüzyıldan sonra madeni beşikler, ağaç
beşiklerin yerini aldı. Osmanlı sarayında beşiklerin
üzerine konan "serasker" örtü ve yorgan,
en değerli taşlarla süslenirdi. Doğan padişah
çocuğuna, Hazine Kethüdası aracılığıyla
Hazinehane'de gümüş kabaralı, süslü bir beşik
yaptırılır ve haremin kapısına kadar götürülürdü.
Bu arada, padişah annesinin hazırlattığı
bir beşikle, yorgan ve puşide denilen sırmalı
beşik örtüsü, büyük bir törenle eski saraydan
yeni saraya nakledilirdi. Bu törene de
"beşik alayı" denirdi. Bu alaya, bütün devlet
büyükleri katılırdı. Doğumun altıncı günü
sadrazam tarafından altın ve mücevherlerle
süslü bir beşik hazırlanır ve çocuk erkekse, buna
bir de sorguç eklenerek, yine törenle Paşakapısı'ndan
Topkapı Sarayı'na götürülürdü.
Bundan sonra kurbanlar kesilir ve eğlenceler
başlardı.

İLK BELEDİYE


İLK BELEDİYE
Günümüzdeki anlamıyla ilk belediye örgütü,
1869 yılında İstanbul'da çakmalarına başla
di. Yurdun çeşitli yerlerindeki belediyelerin
hizmet vermeye başlaması, 1870'li yıllardan
sonradır. Bu tarihlerden önce belediye işlerine
bakan benzer kuruluşlar görüldüyse de,
bunlar belediye kavramı içinde tanımlanamaz.

23 Şubat 2012 Perşembe

Webiyi.com Webmaster destek forumları

Webiyi.com Webmaster destek forumları

webiyi.com webmaster sitesi vbulletin altyapısıyla kurulmuş webmasterlar için güzel bir bilgi kaynağı ve eşsiz bir hazinedir.
Sitede webmasterlar internetten para kazanma sanatı olsun, site geliştirme rehberleri olsun birçok bilgiyi bulabilmektedir. Site alım-satım, domain alım-satım, ve webmoney, paypal, alertpay bozdurup banka hesabınıza ödeme alabilirsiniz.
Bunun dışında HTML ve ASP’nin dışında bir başka en çok tutulan web programlama dili olan PHP dili hakkında çeşitli dersleri de bulabileceğiniz gibi ücretsiz CMS scrptler hakkında detaylı bilgi ve ücretsiz temaya ulaşabilirsiniz.
Sitelerin sıralanmasında en büyük sistem olarak bilinen Alexa hakkında bilgi verici makaleleri bulabileceksiniz. Bunun dışında google, msn, bing, yaho ve en son olarak da yandex gibi arama motorları optimizasyonları ve seo tekniklerine webiyi.com webmaster forumu sitesinden ulaşabilirsiniz.
Ayrıca SEO kategorisinde ise site içi yapabileceğiniz optimizasyonlar sayesinde arama motorlarınızın nasıl daha çabuk yükselebileceği hakkında bilgi bulabileceksiniz.
Ayrıca artık günümüzde internet platformu ticaret adına başlı başına bir sektör olmuş durumda.
İnternetten Para Kazanma Kategorisi ile internette hangi alanlarda ne yaparak para kazanabilirsiniz bunları öğrenebileceksiniz. İnternet aleminin ne farklı yönlerle gelir sağlanabileceği hakkında, en basitinden bir blog yazarak dahi para kazanabileceğinizi anlayacaksınız.
Siteniz olmasa bile açılmış olan sitelerde çevrimiçi takılıp kazanç sağmalamnız için sizlere bir çok taktik sunmaktadır.
Henüz yolun başında olan webiyi.com webmaster forumu sizlerin de desteğiyle ve içerikleriyle her geçen gün daha da büyüyecektir.

8 Şubat 2012 Çarşamba

Koxp Yapımı Ders videolu anlatım

Zone Alarm Kurulumu Kullanımı ve Ayarları




Zone Alarm Nedir, Kurulumu, Kullanımı ve Ayarları


ZoneAlarm Nedir? Ne İşe Yarar? Ayarları?

ZoneAlarm Pro ile bilgisayarınıza girmeye çalışanları engelleyebilirsiniz. Program siz internette iken toolbarınıza yapışır. Biri bilgisayarınıza girmeye çalışırsa hemen size açtığı bir pop-up penceresi ile haber verir. Ayrıca giren kişinin ip numarasını alır ve kaydeder. Tek tıklamayla internette geçirdiğiniz zamanın raporunu alabilirsiniz.

ZoneAlarm’ın fonksiyonlarında, internet ve örneğin şirketinizdeki veya evdeki yerel ağlar gibi lokal alanlar arasında farklar görülüyor. Genel olarak internet ortamında daha yüksek güvenlik sağlanması gerekir. Yerel ağda orta seviyeli güvenlik önlemleri de yeterli olacaktır. Ancak ZoneAlarm hangi alanın nereye ait olduğunu ayırt etmekte güçlük çekiyor. Bu konuda Security menüsündeki Advanced düğmesinden yardım alabilirsiniz. Buradan bütün önemli ağ bağlantılarının listesini elde ediyorsunuz ve yerel ağa ait olanları işaretleyebiliyorsunuz. Örneğin NDIS (yerel ağ kartları için varsayılan) veya ağ kartınızın adını taşıyan kaydı etkinleştirin. Asla PPP-Adapter veya “WAN PPP/SLIP (DSL için ideal) gibi kayıtları aktive etmeyin. Farklı bilgisayarları veya güvenilir alanları “Add”le diğerlerinin arasına dahil edin.

Splashscreen'in kapatılması : Rahatsız edilmeden Web'de gezinti

ZoneAlarm’ın sıklıkla karşınıza çıkaracağı uyarıların sizi rahatsız etmeye başlaması halinde Alerts menüsünden “Show the Alert Pop-up Windows” seçeneğini kapatın. Ayrıca Pro-Versiyonünü satın almanızı talep eden sinir bozucu pencerelerden de (splashscreen) kurtulabilirsiniz. Başlat/Programlar/Başlangıç menüsündeki ZoneAlarm simgesine sağ tuşla tıklayarak kısayol özelliklerini “...\ZoneAlarm\zonealarm. exe” –nopopup –no-splash” şeklinde değiştirmeniz halinde uyarı penceresi ortadan kaybolacaktır.

Firewall kurulumu:

Hangi programın web’e erişebileceğini belirleyin Internet programlarının, özellikle de eposta alabilmeniz, FTP sunucularına bağlanabilmeniz ve bütün fonksiyonlarını yerine getirebilmeleri için tam izinle çalışmaları gerekir. ZoneAlarm her programda hiç çekinmeden, Popup aracılığıyla yönelteceği soruyla bu uygulamanın internete erişip erişemeyeceğini soracaktır. Her defasında hangi programın internete erişmeye çalıştığını ve bunun gerçekten gerekli olup olmadığını gözden geçirin. Ne kadar fazla programı bu düzeyde kullanırsanız, daha sonraları o kadar az şekilde ZoneAlarm tarafından rahatsız edilirsiniz. Her zaman aynı uyarılarla karşılaşıyorsanız, bu uyarıların gerçekten anlamlı olma ihtimali kuvvetlenecektir. More Info seçeneğine tıklarken dikkat edin. Zone Alarm bazı sistemlerde bu özelliğe erişim sırasında kilitlenebiliyor ve bilgisayarınızı yeniden başlatmak zorunda kalıyorsunuz.

ZoneAlarm’ın Popup sorularını doğru yanıtlamış olsanız dahi pek çok açık konfigürasyon seçeneğini elle değiştirmeniz gerekebilir. Ayrıca bazı programlar internet erişimlerinin engellenmesi halinde çalışmayı reddedip erişim haklarının açılmasını isteyebiliyor. Bunun için Programs’a tıklayarak uygulamaların listesini elden geçirebilirsiniz. Allow connect kısmından yerel ağ veya internet erişimi için hangi programın online bağlantıya ihtiyaç duyduğunu belirtin. E-posta programınıza ve FTP istemcilerinize erişim hakkı tanıyın. Windows Media Player veya Real Player gibi araçlarda da bu tip sorularla sıkça karşılaşabilirsiniz, çünkü bu çoklu ortam yazılımları oynatma codec’lerini sonradan yüklemek istiyor olabilir.

Sunucu hizmetlerinin bloke edilmesi ve tekrar açılması : Sunucu nedir?

Aynı listeden hangi programların sunucu olarak kullanılabileceğini de belirleyebilirsiniz. Ancak ZoneAlarm’da sunucu (server) özel bir kavram. Bahsedilen internet iletişimi sırasında aktif şekilde veri bekleyen ve onları alan bütün programlar sunucu olarak tanımlanıyor. Güvendiğiniz FTP programına sunucu haklarını tanıyabilirsiniz. RealPlayer veya Outlook gibi uygulamalar işlevlerini tam yerine getirebilmek için aynı sunucu haklarına ihtiyaç duyacaklardır. Aynı şekilde bütün bu izinler dosya paylaşım sistemleri, messenger yazılımları ve IRC gibi chat istemcileri için de geçerlidir. Ancak bu sunucu hakları firewall’unuzda güvenlik gediklerine neden olur. İlgili portlar açık ve tarayıcılar için uygulama çalıştığı sürece görünür olacaktır. Bu nedenle bu haklarla ilgili dikkatli olmalı ve işinizi tamamladıktan sonra onları sonlandırmakta özen göstermelisiniz. Kritik durumlarda Security menüsündeki “Block Internet Server” seçeneği, sunucu hakları tanıdığınız bu tip programların erişimini de geçici olarak engeller.



download için : ZoneAlarm by Check Point - Award winning PC Protection, Antivirus, Firewall, Anti-Spyware, Identity Protection, and much more.
--------------------------------------------------------------------------------------------------------


Resimli Anlatım


Windows XP ile her bir ağ bağlantısında (dial-up, adsl veya yerel ağ) tanımlayabileceğiniz hazır Firewall özelliği gelmektedir. Ancak çok basit yapıdaki bu firewall sizin ihtiyaçlarınızı karşılamıyorsa, farklı bir çözümü deneyebilirsiniz. Kişisel kullanım için veya küçük ölçekli ağlarda kullanabileceğiniz ZoneAlarm programını inceleyelim.



Programı yukarıda vermiş olduğum download yazan link'ten indirin. Ancak kurmadan önce windows'un firewall'ını kapatmanız gerekiyor.



Her bir ağ bağlantınızın özelliklerinde Advanced tabında Protect my computer... yazısının yanındaki kutuyu boşaltmanız gerekiyor.



Yes

Şimdi ZoneAlarm'ı kurabilirsiniz.

ZoneAlarm'ın kullanımı :



Program görev çubuğuna yerleşecektir.

Şimdi bu ikona çift tıklayarak ZoneAlarm ayarlarına bir göz atalım.

tab : Alerts




Show Alert popup Window internet üzerinden birisi sizin bilgisayarınızda gizli bağlantı kurabileceği açık bir port var mı diye kontrol ettiğinde, yani size port taraması yaptığında bir uyarı penceresi ile sizi uyarır. İlk defa firewall kullanıyorsanız ilk başta bunu açık bırakın ve bu taramanın ne kadar sık gerçekleştiğini görün!! Ancak bir Zaman sonra can sıkıcı hale gelince iptal edersiniz.




tab : Security

Yerel ağınız (local) ve internet bağlantınız için değişik güvenlik seviyeleri tanımlanmış durumda.

Yerel ağınız varsa Advanced düğmesi ile ayar yapmanız şart, yoksa firewall yerel ağınızın düzgün çalışmasına mani olabilir.



Advanced

Bu ekranda yerel ağa bağlantınızı sağlayan ağ kartını seçmeniz gerekiyor, aksi halde ZoneAlarm yerel ağ üzerinden gelen bağlantılarıda engelleyecek ve ağda kimse sizi göremeyecektir.



İnternete bağlanalım.

Bağlantıdan kısa bir Zaman sonra ilk uyarı geliyor. XP'nin bir servisi internete bağlanmak istiyormuş?? Ne olduğu belli değil. Bu ekranda Yes ile onaylayabilir, No ile engelleyebilirsiniz. Remember... kutusunu işaratlarseniz de, bu programla ilgili seçimizi hatırlayacak ve sizi bununla ilgili bir daha uyarmayacaktır.

Ancak burada can sıkıcı bir durum var, işletim sisteminin bir çok modülü sizin isteminiz dışında internete bağlanıyor, bunları engellemek belki ileride bazı servislerin çalışmamasına yol açacak, belki de hiçbirşey olmayacak. Karar sizin. Benim tavsiyem, bağlanmak isteyen programın windows'un bir parçası olduğundan eminseniz, onaylayın. Bir Zaman sonra zaten bu tip bütün modüller onaylanmış olacağından sizi rahatsız etmezler.



Evet, tabii ki, Internet Explorer'ı çalıştırdığımda internete bağlanmaya çalışması normal!!



Şimdi de internet üzerinden bilgisayara bağlanmaya çalışan birisinin engellendiğini söylüyor.

Buradan More Info'ya basarsanız, sizi ZoneAlarm'ın sitesine götürecek ve size bağlanmaya çalışan kişinin IP adresinden konumunu(en azından hangi ülkenden olduğunu) öğrenebilirsiniz.

Diğer bir yolda bu IP adresine tracert yapmak...




tab : Programs

Engellediğimiz, izin verdiğimiz, sonuçta ZoneAlarm'ın listesine girmiş programlar ve erişim seviyeleri.

Ve Ayarlar ve Kullanımı Bitirmiş Olduk Arkadaşlar.
Meraklı Bilgiler Bloguna hoşgeldiniz.